30 Nisan 2008 Çarşamba

DONDURMAM KAYMAAAK








Cep telefonu kamerasıyla bu kadar oluyor. Görüntü ve haberler hafta sonuna. Biraz ip ucu vereyim 18 tane kapalı meme, 9 tanesi bana 9 tanesi jenteri veren arıcı arkadaşa. Kızlarımıza gelinlik de giydirdik. Bu gördüğünüz kutu strafordan mamül dondurma vs naklinde kullanılan bir kutu. Ben bunu ilk gördüğümde üst kısmına yuvalar yaparak çıtaları oturtabileceğimi düşünmüştüm.Fakat Ali Türk bir msn sohbetinde şiş şeklinde metal çubukları kullan daha iyi olur demişti. Akıl akıldan üstün ya; dedim bu daha iyi bir yol ve uyguladım. Şişlerin iki başına çekomastik sıkıp yapıştırdım. Bence çok güzel oldu. Çıtalar ileri geri kaymasın sabit dursun yerinde diye kürdan sapla bitim yerine dedi Ali Türk; buda güzel fikirdi tabi uygulayacaz ama bu adam her işime karışmaya başladı diyemiyom zira hakikaten güzel fikirler veriyor. Sağolsun.Alt kısmına kibrit kutusu büyüklüğünde bir havalandırma penceresi açıp sinek teli ile kapattım.Giriş deliği ise bu havalandırma penceresinin tam üzerinde 1.5 cm çapında tek delik olarak açıldı. Kesme ve delme işlerini eski bir bıçak ve demiri ocakta kızdırıp yaparsanız temiz oluyor.

29 Nisan 2008 Salı

AÇIK KAPALI YAVRULU ÇERÇEVE VERDİK

Bu hafta dört ruşet kovana birer adet açık ve kapalı yavrulu çerçeve arıları ile birlikte verildi. Yanlarına birer adet kabartılmış petek ilave edildi. Şerbetliklere fondon şekeri ve su kondu. Bu dört ruşet kapalı bir mekanda bekliyor. Yarın larva transferi yöntemiyle elde edilen ana memeleri nakledilecek. Hafta sonuna kadar karanlık odada bekleyecekler. Bakalım sonuç ne olacak. Görüntüler gene yok. Zira bu iş bir ara hava düzelip yağmur dindiğinde hızlı bir şekilde icra edildi. Dördüncü ruşet tamamlandığında yağmur tekrar başladı. Düşünün artık ne şartlarda icraat yapıldığını.

28 Nisan 2008 Pazartesi

ARILARI AÇAMADIM

Bu hafta sonu hava soğuk ve yağmurlu idi. Larva transferi yaptığım bal mumundan memelerin tutanlarını kutulara aktaramadım. Bir diğer ciddi problem ise kutulara silkelediğim arılar yavrulu çerçeve olmaması sebebiyle eski yerlerine dönmüşler. Bunu da gözümüzle görmüş olduk. Benim hesaplarıma göre bu çarşamba veya perşembe günü bu transfer yaptığım anaların çıkma zamanı. Janter aletiyle yapılan memelerin ise hafta sonuna kadar süreleri var. Salı günü hava düzeliyormuş. Salı vaya çarşamba günü gidip transfer edilen analar ruşetlere birer yavrulu çerçeve arıları ile birlikte verilecek. Bu haftaa fotoğrafta yok bakalım önümüzdeki günler ne getirecek. İnşallah iyi haberler ve görüntülerle çarşamba veya perşembe dönerim.

24 Nisan 2008 Perşembe

JENTER KONTROLÜ









Pazartesi günü jenter aletinden yaptığım üç günlük karvalı gözlerin çıtaya aktarılmasından sonra salı günü yaptığım kontrolde 28 de 28 lik tutma söz konuydu.













Jenter memelerinden biri çıtadaki yuvasından çıkıp kovan içine düşmüştü. Onunda tuttuğu görüldü.





Geçen hafta gelen Murat Çakırın arısı (oğul) da bizim arılığa yerleşti. İlgilenmeyim dedim ama dayanamadım bir açtım örtü bezine dalak atmış. İşi gücü bıraktık bir çerçeveye temel petek takıp verdik. Hadi kıyamadık birde şerbetlik koyup şerbet verdik. Ama bir defter hazırladım masrafları ve konaklama ücretlerini yazıyorum sahibine duyurulur. Üzerinde tuğla bulunan beşlik ruşette bulunuyorlar kendileri. Pek söyleyemediler ama yakında standart kovan ister bunlar.Pişkin herifler valla.







Bu arada yedi adet kendi yaptığım ahşap ana arı kutusunuda devreye soktuk. Arılığın bir bölümünde hazırladığımız yere yerleştirdik. Güçlü kovanlardan arı silkeledik. Hepsine birer kepçe :) arı verdik. Resmin sol tarafındaki kutuya larva transferi yaptığımız memelerden biri kapanmıştı onu verdik. Bu işlemleri yaparken Ali Türk her aşamada arandı. Kafayı yemek üzere olduğundan şüpheleniyorum. Zira en son konuşmamızdan sonra telefonu kapatırken sesi duyuluyordu. Hanım silahı ver ben ereğliye gidecem diyordu. Şu işi bitirebilsek bir şey olmadan iyi olacak:)


21 Nisan 2008 Pazartesi

Bu gün bir oğlumuz oldu

Bu gün arılığa gittim. Perşembe günü jenter kutusuna koyduğum ve cts günü saldığım ana arının yumurtaları çatladıysa onları meme gözlerine verip anasız koloniye verecektim. Bahçeye gelir gelmez oda ne kaysı ağacında bir oğul oturmuş beni bekliyor. Hemen tuzak olarak kurduğum beşlik ruşetlerden birine oğulu aktardım. Bir yavrulu çerçeve daha ilave ederek arılıktaki yerine naklettim. Trakyalı şenol arkadaşımızın verdiği sepetten çıkan bir oğuldu bu.

Sonunda Nerelere Geldik be.....

İlk ana arı üretim denemesine devam dedik ya. Perşembe akşamı jenter aletine yeni an arıyı hapsettik. Cuma akşamı duramadım balmumundan 24 tane ana gözleri hazırladım. Bal şerbeti sürüp ana arısız olan kovana verdim. Cumartesi ilk larva transferinide yaptım. İlk deneme olması ve boş petekte egzersiz yapmamış olmam sebebi ile uğraştırıcı bir transfer oldu. Transferden 1-2 saat sonrası görüntüler aşağıda.

Pazar günüde yaptığım kontrol görüntüleri aşağıda. İlk deneme olarak tutma oranının düşük olmasına rağmen sonuçtan çok memnunum. Bakalım uygulamanın en sonunda neler yaşacağız. Şu an itibarıyla bu işi benim kadar acemi bir arıcı bile başarabildiyse herkes başarır kanaatindeyim. Bu güne kadar bilgilerini saklamayan ve en ince detayına kadar paylaşan herkese teşekkürler.

17 Nisan 2008 Perşembe

ANA ÖLMÜŞ :(

Bu gün gittim anasız bıraktığım larvaları vereceğim kovandaki tüm yumurtalı ve açık kapalı larvalı petekleri aldım. Varroa ilaçlaması yaptım. Jenterden larva transferi yapacam o ne jenterdeki ana kutuda sırtüstü yatıyo. Geçen pazar günü demirin ucuna kendi tutundu ve bende kutuya aktarmıştım. Heralde bir şeyler yapmışız. Bu sefer eldiveni çıkarıp başka bir anayı kanadından tuttuk örselemeden kutuya verdik. hatta yarım saat sonra kontrol ettik sağlamdı (sütten ağzımız yandı ya). Pazar günü anasız bırakıp ilaçladığım kovana tekrar ana gözü olan çerçeveyi geri verdim dört gün daha oyalansınlar diye. Pazartesi yumurtlarsa transferi yapacaz. Moral sıfır oldu tabi ama yılmak yok ana üretecem kafaya koydum. Resim mesim çekemedim. Bu acı tecrübemi benim gibi eldivenli çalışanlara ders olur belki diye yazıyorum. Bu arada Ali Türk kafayı yemediyse bu gün bi daha yemez habire aradım ve ağladım. Teselli etmekten helak oldu.. Arıları silkelerken su püskürtmek acayip etkili meğer bu inekler suyu görünce it görmüş kedi gibi gidip kovana giriyorlarmış da haberim yokmuş:) Son gelişmeler yani yeni ana ne olacak yumurta atacakmı pazartesiye.