26 Kasım 2010 Cuma

PETEKLERİ DONDURDUM...

Geçen hafta arılıkdan getirdiğim 13 tane siyah polenli peteği naylon poşetlere koyup derin dondurucuda belirli süreler beklettim. Geçen sene bayağı polenli petek telef olmuşdu.

Derin donrucuda fazla yer olmaması ve içişleriyle ters düşmemek içinde peteklerin hepsini bir seferde koyamadım.

Bazı petekler 1 gün, bazıları 2 gün, bazıları 3 ve 4 gün kadar kaldılar derin dondurucuda. Bu kalış sürelerini de poşetlerin üzerine asetat kalemiyle yazdım. Seneye durumlarını görüp karar vereceğim. Bakalım ağ kurdu yumurtalarının ölmesi için derin dondurucuda kalma süresi ne kadar olmalı.






23 Kasım 2010 Salı

Bayram çalışmalarından kalanlar..

Dokuz günlük tatil boyunca hava yazdan kalmaydı.



Arılarda bu güzel havada iyi çalıştılar.. Bol bol polen taşıdılar.



Bende iyi çalışdım arılık boydan boya çapa makinasıyla kazılıp tesviye edildi. Nasılsa bir şey ekemiyorum hiç değilse bakımı kolay olsun istedim. Çim biçme makınasının sepetini takmadan biçerek temizlik işi bundan sonra bir saatte bitirilecek..


evveli seneler dadanıp sonra aç kalınca benim oraları terk eden köstebek geri döndü. Ama unuttuğu bir şey vardıki bu süreçde bende bu konuda ciddi bilgi birikimi oluşmuştu. İnek deliğin ağzının açık kalmasına uzun süre dayanamıyor:)



Toprağı getirmesiyle tüfeğin tetiğine bastım sonuç:/( bu


Kızın kediside av kedisi oldu:/) ben vuruyorum o alıp götürüyo..:/( ehh napalım bize yarayacak bi şey olursa getirir elbet..





Benim evin terasında da durumlar iyi. Orada iki adet arım var.



İneğin numarası da kafasında..



Bahçedeki zayıf arılarımdan ikisini birleştirdim. Bunlardan biri dört çıta arılı ve anası mefta oldu:/( bunu yerinde bırakdım.


Hemen üzerine gazete serdim sıkılmasınlar okusunlar diye:)


Daha sonra ise geçen seneki bölmelerimden biri ki bunlarda beş çıta civarındalar hemen boş bir kata alınıp gazetenin üzerine oturttum.


Haa unutmadan anayı da kafese aldım. Bu mevsimde böyle ana bulunmaz değerli. Nolur nolmaz dedik tedbirli olmakda fayda var.


İki gün sonra baktım aynı gazeyeti okumakdan sıkılmışlar ve parçalayıp birleşmişler.


Ana gene kafesde kalmak kaydıyla arılar yanyana kondu.


Bir gün daha ana kafesde kaldı ve arıların birleştiğinden iyice emin oldum ve anayı saldım.

Kasım ayının ortasında iki katlı karniol cinsi arılarımın kontrolunden bir bölüm görüntüyüde paylaşmak istedim buyrun izleyin.



20 Kasım 2010 Cumartesi

arıcılık oyunu.....:(

Öncelikli olarak herkesin geçmiş bayramlarını kutlarım.
Umarım tüm dostlar gönüllerince bir dokuz günlük tatil yapma fırsatı bulmuşlardır.
Ben kendi adıma arılarım ve bahçemleydim. Daha önceden yaptığım planları sırayla uyguladım sonuç benim için oldukça sevindirici. Bunları daha sonra paylaşacağım.
Arıcılık oyunu ne demek derseniz bu yeni bir fikir...:() bir oyun proğramı tasarlayabilsem ve herkes evinde bilgisayarının başında maus ve klavyesi yardımıyla arıcılık yapsa:/)
Ne güzel olurdu dimi.
Her gün defalarca korkmadan arı açabilirdi herkes
bakım yapabilirlerdi ve işi iyi yapanlar puan toplarlardı.
hatta sanal olarak oluşturulan güçlü arılıklar el bile değiştirebilirdi.
Arıcı olmaya gerek olmadan bol ahkamlar kesilir süslü laflar edilirdi
Ama bakdım bu işi birileri yapmışlar sanal bahçevanlık siteleri gibi birsite kurmuşlar bi sürüde oyuncu oynuyorlar.
Bu sitenin bazı kuralları var. Bu kurallardan biri karniol arısı hakkında övgü dolu sözler kullanmayacaksınız. Zaten oyunun formatı gereği karniol cinsi arı seçen oyuncu çuvallıyor koloni hep yavru çürüklüğü oluyor vs vs bi sürü olumsuzluk sonucu oyuncu oyun dışı kalıyor. Fakat bu proğram görsellik fakiri. Adamlar gerçek arılarla hiç çalışmamış olsalar gerek fotoğraf film gibi dökümanları oldukça kıt. Belkı kopyalar ve oyunlarına heyecan katarlar diye bende karniol arısının bazı olumsuzluklarını arılığımdan gerçek görüntülerle paylaşayım dedim.
İlk görüntü balkon garibi bayram tatılı öncesi sizlere ömür. Bunun kanatlarını kesmişdim ya cenazesini balkonda buldum musluğa ana ızgarası koymamda fayda etmemiş atmışlar dışarı. Bu ana zaten Ali Türk ün arılıkdayken problemlı idi ve kutu terkı ıle macerası başlamışdı ve öylede bitti. Nedenine gelince mantıklı bir cevap yok bence ama oyuncular için malum gerekçe tabiki karnıol olmasıdır:)

İkinci kötü haberim geçen sene balkonda bakıp adam ettiğim bal verimi, sakinliği ve koloni gücünü filmlerle paylaştığım balkon fakiri adlı kolonim söndü:(
En son dört hafta önce kontrol edilmişdi.
Ya ana yada günlük yumurta görülmüşdür.
Bu hafta koloni ve ana yok.
ballı çıtaların üçte ikisi kovanda duruyor


Ballı çıtaların bazıları yağmalanmış.

yalancı ana memelerı ve çıkamamış tek tük kapalı yavrular var.

Dip tahtasında çok az ölü arı ve bol miktarda mum kırıntısı vardı.


Evvel zamanda bir çıtanın dortte birine bakıp ahkam kesenler bunada değişik yorumlar yapacaklardır.
Ama yorulmalarına gerek yok.

Bu ana eylül ayı üretimi bir anaydı dolayısıyla muhtemelen spermi bitti ve bu mevsimde ana değişimi eşleşemeyen yeni ana ve yağmalanma veya kovan terki işi bu noktalara getirdi.

Şimdi gelelim işin özüne. Ben arıcılığı sadece ve sadece hobi amaçlı olarak yapmaktayım. Bu işten para kazanmayı düşünmek benim için saflık olur zira amacım para kazanmak olsa mesleğimi bu yönde yaparak bu işle kıyaslanamayacak kadar az eforla ve daha fazla para kazanırım ama benim formatıma uygun değil işte ne yapalım. Yaradan bu formatı bize uygun görmüş.

Bu lafları niye ettim derseniz sanal arıcılık oyunu sitesinin adminleri ana arı üreticileri para kazanmak amaçlı olarak ana arılarının reklamını şöyle böyle yaparlar lafını dillerine dolamışlar. Ben bu günlüğümde laf ederken sadece bir hobimi paylaşıyorum.

Bu güne kadar seceresi belgeli damızlık kullanarak kendim için ana arı üretip kullanıyorum. Eşle dostla paylaşıyorum. Bu sene ilk defa koloni sayımı azaltmak amaçlı olarak koloni sattım. Bundan da doğal bir şey olamaz.

Karniol arısıyla çalışarak kaynakçı eldivenlerimi attım. Gerçek anlamda arıcılık yapabiliyorum. Geçen sene sağlık nedenlerimden dolayı 40 kolonimin 10 tanesini sattım. 7 tanesi gerektiği için bazı dostlara hediye edildi. Halen 8 tanesi gebzede kendilerine yer aramaktalar.

Kalan 15 koloniylede ben arıcılığımı yapmaya devam ediyorum. Bu 40 koloni tek bir koloni ve Ali Türk ün damızlık ana arıları kabul ettirip bana vermesi sonucu gelen 5 koloniden bu hale gelmiştir. Yani eski dönem acemiliklerime rağmen bunlar olmuşdur.

Nedir bu durumun sebebi

1-karnıol arısıyla çalıştım.

2- Acemide olsam gerçek arıcıydım sanal değil.

3- yaptıklarımın hepsini şu an olduğu gibi paylaştım sadece doğruları paylaşmadım.

4- bu işden bazıları gibi madddi çıkarım olmadığı için de hiç yalan söylemedim.

5- sonuç olarak doğru şaşmaz derler ya öyle oldu işte.

Bu arıcılık oyunu sitesinde karniol arısı çok fazla yavru çürüklüğüne yakalanıyor diyor bir oyuncu. Türkler de sık bronşit olurlar demek gibi bir şey bu. Yav yavru çürüklüğü mikrobik bir hastalık sen arıya bakamazsan zayıf düşürürsen eski ve pis petekli tutarsan tabi olur zaten bu şartlarda eşek arıları bile olur. Sen kötü beslen kış günü ayazda gömlekle gez bak nasıl bronşit oluyorsun. Çok kovan terki oluyormuş bende bir tane oldu izahda gayet net. Niyemi ben sanal arıcılık yapmıyorum arılığımda gerçek arılarla ve aklımı kullanarak bu işi yapıyorum. Arıları ormana atıp 2 ay yanlarına gitmeyip sonrada aaa şundan oldu aaa bundan oldu deyip milleti kandırmıyorum.

Şimdi ben soruyorum sizin bunları yaparken ne çıkarınız var. Hadi etrafınızdaki oyuncuları anladık onlar can sıkıntısı gideriyo. Sizin amacınız ne..

Ama size tavsiyem yapmayın kardeşim azda olsa sizi ciddiye alan gerçek arıcılar oluyor ve laflarınıza bakarak bu işe giriyorlar zarar ediyorlar. Siz değilmisiniz ana kutularını arılandırıyorum deyip ahkam kesen ne oldu bir emekli öğretmen abimiz sizin laflarınızla yola çıktı ve ortada kaldı geçtiğimiz yıllarda.

Bir arkadaş diyorki x kişiden karniol aldım.. Sormak lazım nerden anladın karnıol olduğunu. Belgelimiydi adamın damızlığı. Sonrada şöyle oldu böyle oldu.

Zat ı muhteremın bırıde bloglardakı uslupdan dolayı artık izlemiyormuş. Buna kargalar bile güler. Benim izleyici sayım bayağı arttı son zamanlarda ve sen beni en fazla izleyenlerdensin. Çünkü yaşadığın yerde blogu olan başka kimse yok. Bloggerın ıstatıstık bolumune girince senın yaşadığın yerden benım blogun ızlendığı göruluyo. Dedim ya her laf edılırken bilgi desteklı olmalı diye aksı halde boyle oluyor işte:)

Söylenecek malesef tek bir şey var oda allah hepimize akıl fikir versinki bu işi doğru düzgün yapalım ve insanımız sağlıklı bal yiyebilsin.

BU HABER BAYRAM KUTLAMASIYDI...TATİLDE NELER OLDU NELER YAKINDA..

9 Kasım 2010 Salı

Balkondaki ana kutuyu terk etti:../(

Bu gün saat 13 00 sıralarında balkonumdaki kutuyu bir kontrol edeyim dedim. Balkona çıktığımda tek başına gezen anayı gördüm. Bir ara yav dedim olmaz tek başına olmaz felan derken bizimki hakikaten tek başına geziniyor.. Amaaa dedimki işte böyle,sen Ali nin arılıktada bu işe kalkışmışdın ve ben seni o dağ başından alıp medeniyete getirmişdim:/( allahdan tedbirli herifimdir ve senin bir nankörlük yapacağını düşünerek kanatlarını kesmiştim:/) Aslında espiri bir yana işte ana arının kanatlarını kesmenin faydası bu. Oğul zamanı bala çalıştırdığınız bir kovanda bunu yaşasanız ne kaddar sevinirdiniz değilmi. Aksi halde kovan gümlemiş olurdu..

Balkondaki ana kutuyu terk etmeye kalktı
Yükleyen mturunc. - Diğer hayvan videolarına göz atın.
aldım kutuya 15 ddakika sonra baktım tekrar dışarda geziyor:/( senmi benmi dedim ve musluğa ana arı ızgarası koydum:/) hadi sıkıysa çık bakalım....Birdeyumurtayı kesmiş anlayacağınız uçuş için perhiz yapmış. Yav ben sağlığım için yapamıyorum kilo veremiyorum şunada bir bakın hele:/)

Aslında buradaki sorun şu bu ana kutuyu neden terk etmeye kalktı. İnvert şurubu önünde depoladdığı balı ardında derdin ne be dedim ama dilimi bilmiyorki böm böm bakdı:/( tabi bende ona:/(

5 Kasım 2010 Cuma

Balkonda bir garip ana kutusu:/)

Geçen ay Ali nin arılıkdan alıp balkona getirdiğim ana arı kutusu bir nebze olsun nefes aldı ama daha tam kendine gelemedi. Bu hafta ereğliye gidemeyeceğim için (iç işleri rest çekti) bununla idare edeceğim. Bu ana ilk geldiği zaman kutudaki arılar acemi arılardı ve kovan savunması sıfır düzeyindeydi. Sarıcalar muslukdan girip balı alıp çıkıyorlar kimse umursamıyordu. Benim de bir kutu arım vardı anasını kaybetmişdi onada gene Alinin arılıkta havada elimle yakaladığım anayı vermişdim. Bu ana eşleşmemiş olması nedeniyle yumurtlamadı va icabına bakıldı ve daha çok geç olmadan bu iki kutunun arıları ana arı kanatları kesilip kafese alınarak kokuyla birleştirildi. Birleşmenin ilk olumlu görünümü musluk savunmasının oluşması ve sarıcaların aç kalmalarıydı. Birleşmenin birinci haftası daha dolmamışdıki ilk yumurtalar görüldü. Bu gün kapalı gözlerdeki yavrular çıkmak üzereler.



Ama baştada dediğim gibi bir nebze olsun nefes aldı ama daha tam kendine gelemedi. Aşağıda kanat kesme operasyonu filmini izlyebilirsiniz.


Ana arının kanadının kesilmesi
Yükleyen mturunc. - Diğer hayvan videolarına göz atın.



Bu hafta balkondaki ölü arı sayısı bayağı artış gösterdi. Bunlar ömürlerini bitiren arılar. Koloni kendini ısıtır hale bir gelsin keyfim yerine gelecek. Bide bahara kadar bunu adam edip Ali beye geri verecem hemde bedava niye olurmu öyle şey demeyin adam satın da alsa nasılsa para mara vermiyo hiç değilse bu şekilde erkeklik bizde kalır (nasıl olacaksa) :/)



Aşağıdaki film bu gün yaptığım kontrolden görüntüler içeriyor.




Balkondaki ana kutusu 5-kasım
Yükleyen mturunc. - Diğer hayvan videolarına göz atın.

1 Kasım 2010 Pazartesi

Bu haftayı fırtınanın yaptıklarını tamirle geçirdik.

Geçtiğimiz hafta çarşamba ve perşembe günkü fırtına benim oralarda ortalığı birbirine katmış. Çatılar uçmuş ağaçlar devrilmiş. Benim evin yol üzerinde bulunan komşumla gölgesinde oturduğum iğde ağacı da bu hava muhalefetinden nasibini almış devrilmiş. 20 cm çapında gövdeli bir ağaçtır. Gittiğimde komşular makara kurmuşlar elektrik direğine bağlamışlar çekmeye çalışıyorlar. Ama kıpırdamıyor bile. Dedim arabaya bağlarsak çekeriz ama kimse arabasına kıyamıyor. Hurdacıya söylemişler kamyonetle çekmemiş:/( bir ara baktım biri testereyi aldı geliyor; ne o abi dememle kesecem dedi:/( dedim dur be yav ve arkasından benim arabanın arkasında bulunan ve araba çekmek amaçlı oraya monte edilmiş halkaya ipi bağladım ipin diğer ucunuda ağaca 2 dakıkada ağaç dimdik:/) sonrada ağacın üst dallarını ana gövdeden 1 metre üstünden budadık. Yere sağlam bir çelik çakılıp gene çelik bir tellede oraya bağlandı.

Benim bahçede de iki adet leylandi selvisi de yatmış ama onlar kolayca el maharetiyle yerinden kaldırılıp bağlandılar. Bunun dışında şükür hasar yok.

Şunun şurasında bahara ne kaldı? fabrikaya yeni kasalar gelmiş:/) 2,5 cm kalınlıkda tahtalar var ve genişlikleri 17 cm hemen arabanın arkasında yazlığa götürüldü. Bu hafta sonu ikisi monte edilmiş olmak üzere altı tane yarım ballık hazır hale getirildi. Benim bu sene bahara kadar dört tane daha yarım ballık ve beş tane standart ballık yapmam lazım. Çıtalarımda hazır sayılır bir tek alt çıtalarımın kesilmesi işi kaldı.

Etrafda yabani hardal çiçeklenmiş gene. Buda arılarıma polen kaynağı olarak hizmet etmekde.