24 Ocak 2015 Cumartesi

Tekirdağda bu gün hava güzeldi. Arıcılık ne gerektiriyorsa yaptık..

Tekirdağda bu gün hava güzeldi. Terasda bayağı uzunca bir keyif yaptım.


Gelir gelmez dışarı bıraktığım kızlar güzel havayı bulmuşlar kovan teftişindeler. Eh tabi olmalı bu; nede olsa doğdukları evin sahibi arıcı, gelin geldikleri evin sahibi de arıcı :))


Bir ara kısa süreli bir yağmur geçişi oldu ama sonra durdu. Bende hazırlıkları yapıp çalışmaya başladım.


Körükte yanmayı tütmeyi özlemiş.


16 numaranın kızı f1 analı güçlü bir koloni. Bu sene çok iş yapacak. Ne yapacak derseniz bal yapacak ustaya erkek verecek bana erkek verecek vs.


15 numaranın kızı oda güzel. Bunların hepsi bir tur beslendi.
 İşi sağlama almak lazım

Kıvırcıklar bu durumda seyreltme haerekatı başladı:)) böylece tadlarına da bakar olduk.


Hatırlarsınız denizli horozunun arka kısımındaki tüyleri yolmuşlardı. Kimseden ses çıkamayınca :)) iş başa düştü araştırdım..
Bu güne kadar hiç başıma gelmeyen bir durumdu.
İnternette bir arkadaş bu tür tüy yolma yada yeme (hanibalizm) olayının kümesin fazla ışık almasından kaynaklanabileceğini söylüyordu.
Bu bilgileri birleştirip yanına kışlık kısma bu sene takmış olduğum aydınlatma penceresini de ilave edince bence iş çözüldü.Üst tarafdaki çocuk parkının sokak lambası sabaha kadar kışlık yani gece yattıkları bölüme ışık veriyordu. 
Naaptık tabiki burayı kararttık göreceğiz bakalım sonuç ne olacak.
Ayrıca bitlenmeden de olabilir sözleri üzerine ineklerin üstlerine böcek kaçırıcı ilaç sıktım. Daha sonra bit ilacıda alacağım tabiki.


Hava güzeldi dedim ya arı uçuşuda öğlene doğru hızlandı


Bir yağmacı musluk önünde sıkıştırılmış icabına bakılmakta:))


Bu gün hafta sonu nede olsa deyip kendimizi de ihmal etmedik tabiki :))


20 Ocak 2015 Salı

Arıcılık ta üzüntülü anlarda oluyor...Osman Ünal (Allah rahmet eylesin..)


Üç beş kere değişik arılıklarda karşılaşıp sohbet etmişliğim olmuştu...
Emekli olmadan önce iş yerime de gelmişti ...
Hani herkesin bir özelliği ön plana çıkar ya..
O kişiyi o özellikleri ile tanır ve hatırlarsınız ya..
Osman Ünal kardeşimi efendiliği ile tanımışım zira onunla ilgili aklımda bu kaldı...
Bu akşam haberim oldu çok üzüldüm..
Allah rahmet eylesin mekanın cennet olsun efendi kardeşim..

http://unalmarket.blogspot.com.tr/

18 Ocak 2015 Pazar

Arıcılık güzel şey. Hava düzeldi ben soluğu bahçemde aldım

Pazar günü Tekirdağda hava sıcaklığı 15 li dereceleri görecek haberlerini aldım. Cumartesi akşamından hazırlığımı yaptım. İnvert şurubumu kaynattım. Amacım öncelikli olarak kıymetli kolonilerimi kontrol etmek ve ihtiyacı olanlara şurup vermek.


ilk açtığım kolonim malesef mefta olmuş.. Ana arısı boylu boyunca yatıyor. Balı var ama az bir kısmı gözlere girip orada ölmüş. Sanki soğuktan salkım dışındaki bala ulaşamamışlar. 


Çoğunluk yerde yatıyordu. Napalım sağlık olsun dedik.


Bir diğer kıymetlim canavar gibi. 


Hemen invert şerbeti verdim. Şurubu alabilmek için merdiven olarak kullanmaları amacıyle çubuklar sokuşturdum ve uçlarını hemen yandaki peteğe sapladım. Bunu yapmazda içine tahta parçaları mantar parçaları atarsanız arlar şurup içinden çıkamayabiliyorlar, düşüp ölüyorlar.


Geçen sene ürettiğim f1 lerimden biri maşallahları vardı bunları şuruplama gereği duymadım zira üstten bakarak stoklarının yeterli olduğunu görebildim.


bir başka f1 im bizim usta buna bayıldı kızlarının hepsi tek renkmiş:) bundan erkek alacakmış sezonda:) beyaz erkek ticaretine başlayacağız:))


maşallahı olan bir kolonim daha.


aynı tarz şerbetleme tekniği bunada uygulandı.


klasik kedi besleme görevimizide ihmal etmedik.


Vee bu hafta biraz canımı sıkan bir olay. Denizli horozumun makat kısmındaki tüyleri dökülmüş. Beyaz beyaz  bana mantar hastalığı olduğunu düşündüren bulaşıklıklarda vardı sanki çıplak kısmında.


İnek yemek yiyor, geziyor hatta ötüyor.. anlayacağınız keyfi yerinde, ancak orasını arada yere sürtüyor ve sanki geriye doğru düşecekmiş gibide olyordu. Düşündüm ne yapabilirim diye önce o tüyleri dökük kısma mantar kremi sürdüm:)) birde ipiğinin hemen arkasına gagasıyla ulaşamayacağı yere biraz baytikol sürdüm. Bakalım ne olacak. Bu konuda bilgisi olan varsa yorum atarsa sevinirim.




3 Ocak 2015 Cumartesi

03 01 2015 oksalik asit ile son varoa mücadelesi de yapıldı.

Önümüzdeki günlerde sibirya soğukları ve yoğun kar yağışı olacak şeklindeki haberler bizi doğruca arılığa götürdü. İş başı klasik uygulamayla başladı:) Gene kargadan kediye, köpeğe herkes nasiplendi:)


Hava 3-4 derece civarlarında idi. Kapı önündeki karlar hala erimemişti.


Bahçede hayvanlar için bıraktığım suluk donmuş :((


Akşamdan 35 gram oksalik asit ve 200 gram toz şekeri tartıp poşete koydum. Dökülür felan gibi risklere karşı iki poşet hazırladım. Neticede tek poşet yetti. Oksalik asitin 1 kg mı 7 tl:)) benim 20 koloniye 35 gramı yeterli oldu. Varroa mücadelesindeki maliyete bakın:))) Balmumcu kimya nın temsilcisine 31 ocakta Feshanede yapılacak olan arıcılık festivaline gelmelerini söyledim. Katılım için neler yapması gerektiği felan bilgilendirdik. Memnun oldular bir aksilik olmazsa katılacaklar.


Arılıkta suyu kaynattım. Ölçekli sürahiye önce şeker ve asiti döktüm. Daha sonra kaynamış suyu 1 litre işaretine gelene kadar ilave ettim. Bu şekilde 1 litre %3,5 luk solüsyon elde ettim. Şimdi yaw bu kadar ayrıntılı yazmasanda biz anlardık diyen olabilir benim bir ustam var siz tanımazsınız onu; bu tarifle bile onun anlaması zor olacak ve gene arayıp soracak biliyorum ama işte şansımı deneyim dedim:))


Solüsyonu "piset" denilen bu labaratuarlarda kullanılan aparatla uyguluyorum. Ne kadar sıkarsam kaç mililitre gider denemeler sonucu hafızama kaydedildi:)) Zaten 20 koloni uygulama sonucu kalan solüsyon 100 mililitre bile gelmiyordu. Anlayacağınız çıta aralarına 5 mililitre uygulama işini becermişim.


Uygulamayı film olarak kayıt ettim ki benim usta izlesin, belki bu sefer arayıp sormaz:))