27 Aralık 2015 Pazar

Haftaya kar geliyormuş, hazırlıklar tamam..

Haftaya kar geliyormuş. 
Bu günde hava güneşli, 14 dereceler civarında 
deyince hava tahmini siteleri 
soluğu bahçede aldım.
Şurubu kaynamaya koyup arılıkta dolaşmaya çıktım.
Arılarda temizlik uçuşu ağırlıktaydı
Karıncalar uykuda olunca ölüler kapı önünde yığılmıştı.
Aşağıdaki gibi musluk aparatları bence en ideali. 
Koloni balı girişten uzağa, yavru alanınıda girişe yakın kuruyor ya 
Bu tarz girişi olan koloniler salkımıda buraya göre kurduklarından salkım küre şeklinde olacağı için doğal olarak olabileceği en büyük şekilde oluyor.


Aşağıdaki musluk tipinde ise gene salkım küresi kovanın bir tarafına yakın kurulduğu için küre şeklinde olabilmesi için mecburen öncekinde daha küçük oluyor. Bunu da arının kışlama nüfusu küçük büyük tartışmalarında sadece tek faktör arı ırkıymış sananlara, bilmem ne ırkı dedik aldık kışlamada 2-3 çıtaya düştü diyenlere başka faktörlerinde olduğunu gösterebilmek adına söylüyorum.


Şurub kaynadı ve soğusun diye dışarı aldım. 


13 litre kadar şurubum oldu.


Kolonileri kışa girerken böyle hazırlamıştım bu nedenle körük bile yakmadım:)


Köpüklerde alt havalandırmayı kapatmıştım bayağı rutubet olmuş yarısını açtım ve onlarıda şerbetledim.


Arılardan sonra sıra geldi tavuklara.
Güneşin tadını onlarda bol bol çıkardılar.


Yalnız farelerle başım dertte. Kümeste iri fare dışkıları ve ızgarada iki delik daha görünce B planını devreye soktum. 


Seramiklere fare yapışkanını sürüp ızgara altına ve ineklerin giriş delikleri önlerine dizdim. Bu seramiklere basmadan giremezler.  Bu yöntem biraz zalimce olsada bana başkaca çare bırakmadılar.


Bu kekleri silip süpürüyorlar ben gene koydum ama sanırım etki etmiyor.


Bundan sonra bakalım neler olacak. Bekleyip göreceğiz.

19 Aralık 2015 Cumartesi

% 3,5 luk Oksalik asit solusyonu ile varoa mücadelesi.

İki haftadır bahçeme ve arılarıma gidememiştim. 
Oksalik asit uygulamasıda aklımdaydı.
Saat 10 00 gibi damladım hava 6 derece civarları. 


Hemen hazırlıklara başladım. 
Teraziye litre göstergeli plastik kabı koydum darasını aldım.


Kaba önce 200 gr toz şeker koydum.


Üzerine 35 gram oksalik asit ilave ettim.


Daha sonrada kaynamış olan suyu 1 litre çizgisine gelene kadar doldurdum.


Sonrada ver elini arılık.
Dumanı özlemişim şundaki efkara bakın:))


Çözelti ılık ılık uygulandı.
Bu nokta çok önemli soğumuş halde uygularsanız arı kaybı yüksek oranda olmakta.
Tabi uygulama esnasında koruma aparatları (eldiven maske gözlük hazır temiz su) bulundurulmalı.


Benim depo kovanım. salkımda:)) Salkımın olmadığı yer komple bal.


Buda iki katlı kolonilerimden biri.
Örtüyü kaldırdığınızda arıların üst katın ortalarına doğru salkım yaptıkları görülüyor.


Katı aralayınca ise salkımın her iki katı dolduracak şekilde küre biçiminde olduğunu görüyorsunuz.
Bir önceki habere yorum atan Şükrü Demir arkadaşım sormuştu iki katlı koloniler nasıl diye  işte böyleler.
Aynı konudan Yusuf Şimşak kardeşimde bahsetmişti anlatmamı istemişti. Ben arı sonbahara nasıl girerse öyle kışa sokuyorum. Yani arıyı sıkıştırmıyorum. Arı kendini yani nüfusunu ayarlıyor. Bu sıkıştırmama tekniğini ve katlı kışlamayı yurt dışındaki arıcı arkadaşlarımızda da görüyordum. Kaç senelik gözlemlerim sonucu bu uygulamanın doğru olduğuna kendim de kanaat getirdim. Aslında bu uygulama başka canlılarda da var. Örneğin akvaryum balıklarını yada havuz balıklarını küçük akvaryumlarda besleyin onların da fazla büyümediklerini yada büyük akvaryumda yaşayan aynı türden balıklar kadar büyümediklerini görürsünüz. Bence arı kolonisi de mekanını ne kadar küçültürseniz nüfusunu o kadar azaltıyor. Buda bahara çıkışda dezavantaj sağlıyor. Burada 3 çıtalık ruşetteki arıyı kışa girerken alıp 20 çıtalı kovana vermenin iyi olacağı anlamı çıkmasın tabiki. Benim tecrübelerim yaz sonu sonbahar başlangıcında koloninin kovanı neyse öyle kışa sokulmalı şeklinde oluştu. Başka bir deyimle kışa girişte koloni sıkıştırılmamalı.

Bütün kolonilerimde % 3,5 luk oksalik asit solusyonu ile varoa mücadelesi yapıldı. 1 litre solusyondan da geriye bu kaldı.


Tavuklarımda iki hafta kapalı kalmanın ardından bol  bol yeşillik ve böcek yediler.


Bu 10 kiloluk yemlik doluydu. Bir hafta daha idare edermiş ama sıkıntı çıkabilirmiş. 
Olsun iki hafta için bu dolu olduğunda içim rahat.


Bu hafta yemliklerde fare pisliği görmedim.
Bütün ilaçlar yenmiş bu sevindirici haber. 
Ama zararlı yaratık işte kendine köşeden çıkış deliği açmış. Ancak sanırım şu anda ebesinin yanında:))


Kümesdeki fareden başka köstebekde bahçeme doğru dümen kırmış ancak hemen onuda ilaçlayıp büyük babasının yanına yolcu ettim:))