Arılar salkımda, ben bahçede..:)

İlk kez geçen sene başladığım kıvırcık yetiştirme işi bu sene daha güzel gidiyor. Üç tanesini İstanbulda balkonumda saksılara diktim. Bu günlerde alt yapraklarından yemeğe başladım.

Fidelerimi Gebze Kadıllı köyündeki fidecilerden alıyorum. Adamlar civardaki seracılara satmak amaçlı üretim yapıyorlar. İki yıldır ne aldıysam kandırılmadım. Domates, biber, kıvırcık ve çilek aklıma gelmeyenlerde dahil hep söylenen ürünü elde ettim. Daha önceleri yol kenarlarındaki göya köylülerin yöresel ürünlerinin fidelerini alıyordum. Dolayısıyla ülkemize has bu tarz kandırılma olaylarını sık yaşıyordum. Nasıl bir kandırılmaydı bu derseniz örneğin; iri sofralık kırmızı domates diye aldığınız fide minik minik domatesler veriyor. Zira hibrit domatesden tohum elde ederseniz bu sonuç ortaya çıkıyor. Onca uğraşınız bahçenizden toplayıp yemek için kurduğunuz hayal hüsranla sonlanıyordu. İnsani özelliklerden yoksun üç kuruşluk biri tarafından kandırılmış olmanın siniri de cabası tabi.

Kıvırcıklarımın bir kısmını bu cumartesi örtü altına aldım. İnşaat demiri ve borulardan sera iskeleti yapıp iki tarafından naylonu toprağa gömdüm. Diğer iki taraf ki benim bulunduğum  yerde rüzgar almayan güney ve batı tarafı 5x5 cm lik çıtaya zımbalanıp hareketli hale getirildi. Bu çıtalı kısım açılarak sulama ve ürün toplama gerçekleştirilecek. Burada bir şey belirteyim ki seranın her yeri kapalı olmamalıymış. Aksi halde mantar hastalığı oluşuyormuş. Bir diğer önemli noktada şu ki bitkilerde hayvanlar gibi canlı ve beslenmeleri gerekiyor. Yani gübrelemek gerekiyor. Bunu da neden söyledim derseniz organik üretim yapacağım diyen bazı benim gibi balkon bahçeciliği yapmaya çalışanlar ürünlerini gübrelemiyorlar  ondan sonrada benimkiler niye büyümedi oluyor.

Bunlarda pazılarım onlarda yoldalar .

Gelelim geçen hafta başlattığım fare mücadelesine. İnekler yemleri kemirmişler bu güzel haber ve tavukların olduğu alana çıkarmamışlar bu en güzel haber. Ancak hala fare var. Bakalım zamanla neler olacak.

Bizimkiler yağmur soğuk felan dinlemedi gezdiler otladılar. 

Tüy değiştirme tamamlandı ancak hala yumurta yok.

 

Arılarda tek tük uçuş varsada geneli sessizdi. Fiziksel olarak yorulmama rağmen psikolojik olarak dinlendiğim bir yer bahçem. O nedenle hava sıcaklığı behçemle uğraşmamı engellemeyecek seviyelerde olduğu sürece gidiyorum.

Oksalik asit uygulamasından önceki son arıcılık uygulamaları da bitti.

Bu hafta hava 16-17 derecelerdeydi. 

Cuma günü güneşli hava fırsatını değerlendirip koloniler elden geçirildi.

Benim depo kovan beni düşünme beslemene gerek yok bahara görüşürüz der gibiydi.

Baktım en sona birde dalak indirmiş. Senmisin bunu yapan deyip aldım elinden sabah kahvaltısında kulaklarını çınlatırım dedim:))

Alt havalandırmalar açıkmış :((

Kapattım tabiki :))

Bursalı bu senenin kızında yavru faaliyeti devam ediyor. Bal durumuda rahat uyutan cinsden:))

Sarıp sarmaladım kış geceleri uzun ve soğuk.

Şerbetlikleri çuvalın dışına koyuyorum. Canları ister ve hava sıcaklığı izin verirse alsınlar.

Strafor ruşetlerde de yavru faliyeti sürüyor.

Gene Bursalı bir başka kız oda sarıp sarmalanıp hazırlandı

Bu senenin yedek ana kutularında da naylonla sarıp sarmalama uygulandı.

Şerbetlikler gene sarmanın dışına kondu

Alt havalandırmalar kapatıldı

Bu arada cumartesi sabahtan şerbetler hazırlandı

Bu senenin son beslemesi de yapıldı.

Kontrollerim sonunda geldiğim nokta oki artık kolonilerimde beslemeye gerek yok.

ana kutularımın stoklarıda kışı geçirtecek düzeyde.

Havalar soğuyunca bizimkiler tüylerini yoldurmaz oldular. :))

Kıvırcıkları artık seraya almak lazım çalışmalara başladım.

Ispanaklar haftaya gel dediler:)

Yeşil soğanlarda aynı şekilde haftaya ye bizi der gibiydiler.

Bu inekte öyle açki becerebilse makineyi yiyecek:))

Horozlar ötmeye başladı..:))

Üç haftadır bahçeme gidemedim. Bu hafta havada çok güzeldi ve arı uçuşu vardı. Arı açmadım zaten vaktimde yetmedi.

Aşağıda kümesin içi görülüyor. Gübre o kadar fazla biriktiki sanki toprak zeminli gibi görünüyor.

Dolu dolu üç el arabası tavuk gübrem oldu. Bahara bahçem şenlenecek

Temizlik sonrası kümes zemini olması gereken haline döndü.

Kışın zaten günler çok kısa ve bulutlu. Kümesin kapalı kısmı karanlık oluyordu. Güney cephesine sadece aydınlatma amaçlı uyduruk bir pencere yaptım. Elimdeki resim çerçevesi camını direk duvara sıva yardımıyla yapıştırdım.

Kümes bittikten sonra seramı açtım. 

Bazı arkadaşlar bakalım ne diyecekler ben üç hafta sonra yemeğe başlarım gibi geliyor.

Daha öncede söylemiştim tek tarafının toprağı alınınca sera açılıyor. Arka yani kuzey kısmındaki toprağı kaldırmaya gerek olmuyor.

Asli görevleriimizden biri..:) kışın açları doyurmak. Bol yağlı bir makarna..:) on dakikada pişiyor. Her gelen yazlıkçı yapsa bu hayvanlar kışı atlatır ama.....:((

Günün flaş haberi ise en sonda.. Evet horozlarım ötmeye başladı, hatta denizli horozum 18 saniye süreyle ötüyor:) bu daha yeni şu anda 6 aylık bakalım ileride ne süreyle ötecek göreceğiz.

Damızlık horoz :)

Geçen hafta açlık sınırında yakaladığım ve alt katına kayık şerbetlikle koyu invert şerbet verdiğim kolonim.

Yaklaşık 5 kg toz şeker içeren bu şerbeti tamamen çekmişler.

Arıların bulunduğu köpük ballığı tel altlıklı bir tabanlık üzerine aldım ve tekrar bir litre şerbet verdim. Artık kışa hazır açmasamda olur.

Gene geçen hafta iki litre şerbet verdiğim bir başka kolonimi de cumartesi iki, pazar iki litre olmak üzere dört litre daha şerbet verip kapadım oda kışa hazır.

Benim kendi yaptığım bir kuluçkalık. Altı komple tel tabanlı. Hem ucuz hem kolay ve en önemlisi kendi el emeğim.

Kıvırcıklarım. Pastırma yazı sıcakları onlara yaradı. Tutmuşlar ancak önümüzdeki haftalarda soğuklar geliyor tedbir almak lazım.

Gelişimler bir haftada olsa super.

Açılır kapanır ve taşınabilir bir sera yaptım. Elimde bulunan 4cm x 2 cm çıtalardan bir çerçeve yaptım. Sekizlik inşaat demirlerinden çatı iskeletini yapıp iplerle çıtaya sabitledim.

Naylon örtüsünü de gerince aşağıdaki sera ortaya çıktı. Bu sera açılır kapanır olarak tasarlandı.

Kısa kenarındaki toprak yığını kaldırılarak aşağıdaki resimde görüldüğü gibi açılıp sulama çapa vs işlemleri kolayca yapmak mümkün. Uzun kenardaki toprak yığını kaldırmaya gerek olmuyor. Zaten bu toprak yığılı uzun kenarda menteşe sistemi var seranın kapak şeklinde sabit hareket etmesini sağlıyor. Aldığım duyumlara göre bizim ustada sera yapmış bakalım göreceğiz zamanla neler yaşanacak :))

Light susex horozum. Yusuf kardeşim  safmış abi demişti. Neye göre söyledi tabiki görünümüne göre. Bundan damızlık olurmu derseniz denemek lazım. Saf light susex  tavukla baş göz edip yavrularına bakmak lazım. Yavrularda görünüm olarak aynı özellikleri ve dahi et yumurta bakımından istediğimiz ölçüleri taşırsa tamam diyeceğiz bu DAMIZLIK olur. Şimdi böyle bir horozu olan başkasına verirmi? 

Yusuf kardeşim dedi buda denizli horozuymuş.. Bakalım göreceğiz nasıl ötecek:)) anlarız artık safmı değilmi. Niye böyle dedim bu cins horozdan istenen tek özellik bu. Hayırlısı bakalım. Ötüşünü görelim sonra damızlık olurmu incelemesi yapacağız buna. Sonra ....Allah kerim. 

Şunu anlatmaya çalıştımki biz dönerci dükkanında başladığımız işleri bu güne getirirken çok yol katettik bizdeki horoz ve tavukların hepsi damızlık testlerini üç dört kere geçtiler. Akraba evliliğinden kaynaklı hastalıkların ortaya çıkmaması için  farklı tavuk ve horozları kattığımız çalışmalarımıza bazıları maddi çıkar sebepli olarak ellerinde saf yok, yumurta almak için ne yalakalık ediyor deselerde biz üsküdarı geçtik.