30 Haziran 2014 Pazartesi

2014 Trakya Bal Sezonu Başladı..

Ayçiçekleri açmaya başladı. Uzak tarlalarda sararmalar balkonumdan görünür hale geldi.

Bende körüğümü yaktım. Bizim usta gene diyecek bunun dumanı çıkmıyor:(diye ama nedendir bilinmez şunun dumanını bir türlü görüntüleyemedim:))


Geçtiğimiz hafta tüm koloniler tek tek elden geçirilmiş ve kime ne yapacağıma dair plan yapılmış notlar alınmıştı. Bu haftada ham petekli çıtalar yeterince hazırlandı.


Kat atılacak kolonilere katları atıldı.


Yavru durumlarıda haziran sonu değil sanki nisan sonu..Bahar balı alamadık bari ayçiçeğinde yüzümüz gülse deyip işe giriştik.


Cemil abim boş bir çıtayı arılığın teline asmış:)) anlayacağınız ramazan geldi evde bal kalmadı diyor:)) yalnız yakalandı bu çıta benim değil. Hesap anında soruldu nerden aldın diye:)) Ancak enteresan bir çıta dikkatimi çekti. Yanak çıtası alışık olduğumuz gibi değil. Üst çıtaya bağlanan yer 3,5 cm ve aşağıya doğru düz bir şekilde ve konik olarak 2 cm ye inceliyor.


Üst çıtaya ham petek girmesi için kanalda açılmış.


Ham petek taktık ve kullandık tabi.


Ben kullandığım çerçevelerin üst çıtasına bu sene kanal açmıyorum. 


Yanak plastiğinin üst çıtanın 1 cm altına tel için delik açıyorum. Ham peteği üst çıtaya dayayıp tele yapıştırıyorum. Görüldüğü üzere kanalada gerek kalmıyor.


Bu arada havalar iyice ısındı. Benim kızların kümeslerini de yazlık konuma getirdim. 


Evet bir sezon daha başladı. Hayırlısı olsun.

23 Haziran 2014 Pazartesi

Okullar tatil oldu ben üç gün bahçemdeydim..

Bu hafta vişnelerimi topladım. Evveli sene Mehmet Yüksel kardeşimin paylaşımlarından öğrendiğim kadarıyla budama yapmıştım. Bu sene yüzümüz güldü. Kışlık reçelimiz çıktı.


Yusuf Şimşak kardeşim tutturdu senin kümes yaşlanmış :(( sonra baktı benden hareket yok yedi tane fıstık gönderdi:))


Kümeste hemde folluğun altına öyle bir yer yaptımki onlar bile şaşırdılar:)) Önlerine 5 kg yem ve 5 litre su koydum. Hafta sonu teste tabi tutuldular ki su ve yemlerinin bir hafta hatta iki hafta yeteceğine kanaat getirdim.


Bu arkadaşta kızımın cavcav adını koyduğu fıstık:) light susex cinsi. Bakalım ne yapacak ilerki zamanlarda göreceğiz. Diğerlerinide artık yavaş yavaş yemeğe başlarız:))


Ayçiçeğinin açmasına on gün kaldı. Bütün arılar elden geçti. Malzeme ihtiyacı tespiti yaptım.


Yavru durumu aynı bahardaki gibi hayırlısı bakalım.


Arılığımdaki otlar son yağmurlarla birlikte gene diz boyu olmuştu. Güzel bir temizlik yaptım.


Bu sene malum olduğu üzere bahar yağmurları hiç ara vermedi. Bu nedenle çoğu yerde olduğu gibi bahar balıda olmadı. Ancak her yer çiçek doldu ve hiç eksilmedi. Kovanlardaki yavru durumu da buna bağlı.


Bu dikenlerde bile arı çalışıyordu. Benim arılığın yakın çevresi büyük bir mera ve bu çiçeklerle dolu.


Domateslerim meyve tutmaya başladılar. 


Domateslerimin son durumu bu. Allahtan köstebek domates fidesi sevmiyor. Bazılarının havasını alacağım günler yakındır.


15 Haziran 2014 Pazar

Öğretmenler..ki onlar elleri öpülesi insanlardır...

Bu hafta dördüncü sınıfı bitirdik. Diğer bir deyişle ilkokul bitti. Dahası tek sınıf öğretmeniyle olan birlikteliğin yerini on üç farklı öğretmenle olan eğitim alacak. Hem gururlandık hemde tatlı bir hüzün yaşadık ailece... Neden derseniz benim kızımı benim beklentilerimin ötesinde yetiştiren bir öğretmenden ayrıldık. Aslında ayrılmadık görüşecekler tabiki ama hani deniyor ya işte öyle..Benim kızım bu hanımefendi sayesinde şu anda problemlerini nasıl çözebileceğini biliyor. Ben yardım ederken onun problemlerini hiç çözmüyorum sadece ip ucu veriyorum. Oda bunu istiyor, baba ben bu soruyu anlamadım diye yardım ister. Yolu gösterincede yaaa tüh nasıl göremedim der ve gider. Hiç bir zaman yahu dersler ne oldu çalışmıyorsun demedik hiç. Görevini hep bildi. Kitabını yada defterini okulda unuttuğunda öğretmenim bana çok kızacak diye ağladığı olmuştur. Nasıl kızıyor dediğimde ise ben bakmasından anlıyorum yoksa bir şey demiyor derdi. Benim kızım nerde ne zaman ve nasıl konuşacağını İlk okul öğretmeniyle öğrendi. Hatta yemekte peçete ile nasıl ağız silinir hiç unutmuyorum ondan öğrendiğini anlatmıştı. Hangi yemek çatalla hangisi kaşıkla yenir hep o öğretti. Daha aklıma gelmeyenler çok ama en son bir form getirmişti okuldan ki kendisininde imza hanesi vardı. Baktım el yazısıyle adı ve soyadından oluşan bir imza attı ve ekledi öğretmenimiz bize Atatürk gibi imza atmamızı söyledi dedi... Aşağıdaki resimde görülen dünya güzeli bu hanımefendi işte benim kızımın öğretmeni. Kendisine minettarım, ellerinden öpüyorum. Allah onu kendisi gibi insanlarla karşılaştırsın ve hep mutlu olsun.


Cumartesi günüde bahçem ve arılarımla bana ait olan hobilerime dönüş yaptım:) Havalar ısındı şortla arı açmalara başladık. Bu hafta bizim usta iki kutu getirdi bana hediye analar var içinde..Bakalım nasıl bir şeylermiş dedik ve açtık..


Anaları kafese almış yolda kesilmesinler diye saldığım ana petek üstünde koşup kafasını bala daldırıyor sanki kıtlıktan çıkmış:))


Bu sarışında aynı hareketi tekrarlayınca dedim pinti herif aç bırakmış bea:)) kıymetli koloniler ya terasda yerlerini aldılar.


Terasa çıkmışken benim diğer kolonilerim sıradan elden geçti. Bu yandan boyadığım ana aslanlar gibi dolanıp durur.


Bir zamanlar birileri kırmızı propolisden bahsediyordu da kimdi yahu :)) baksın aşağıdaki fotoya bakalım:))


Yusuf Şimşak kardeşim yedi tane civciv verdi. Kartlaşmışmış bunlar o nedenle:)) ee yeriz bizde hele yeniler biraz büyüsünde :))


Domatesler askıda yükseliyorlar 


meyve yok ama çiçek tamam:))


Bu sene benim bahçeye bir budama ustaları girdi vay vay elmalar yıkılıyor


Şaka yapmıyorum he inanın bu sene elma kasayla olacak gibi:))


Ayvalarda çok güzel ama onlar az bu sene fazla kış olmaz :))


Bu haftada işte böyle biraz duygusal biraz bahçe işi ama iyiydik çok şükür.

9 Haziran 2014 Pazartesi

Beyaz kelebekler..

Bu hafta gene bizim kıza çalıştık. aslında laf aramızda sadece ona çalışıyoruz da bizimki laf olsun işte :) Daha dördüncü sınıfta ama sonuçları bir ömür boyu onunla birlikte olacak bazı sınavlara girip çıkıyor işte. Bize düşense bahçede oturup böyle beklemek:)


Pazar günü hava günlük güneşlikti. Lavantalarım açmış arılar ve beyaz kelebekler  çiçekten çiçeğe koşturup duruyorlardı. 


Bu aralar bahçe işlerim ön planda. Sevgili ustamın verdiği oturak ve sırık domateslerimin ilk çapaları ve boğaz doldurmalarını yaptım. Telefonda diyorki bizimkiler meyveye durdu:( durur tabi bize verdiklerinle seninkiler arasında 1 ay yaş farkı olursa :))


Öğlen gibi kutularımı ve kıymetli kolonilerimi kontrol ettim. Kutular aç:(( beslemeye devam.. Aslında bu sene ilk kez bu kadar arılarımı aç görüyorum. sebebide belli aslında yağmurlar..


Larva transferlik iki çıta yapsakmı dedik nolurki deyip yaptık ama noldular, sonuç haftaya



Tavuklarda beni gördüklerine en çok sevinenlerden:)) niye derseniz ben yoksam kapalı kalıyorlar.


Kızımla meyve ağaçlarını bir turladık. Dutlardan olmuşları olmaları gereken yere gönderdik.


Asıl bu haftadan sonra işlere başlayacağım. Kızın okulu önümüzdeki hafta tatile giriyor. Allah izin verirse  haftada üç gün bahçemdeyim.