İki haftadır arılarıma gidememiştim. Bu hafta evde otuz kadar ham petekli çıta hazırlayıp cumartesi sabahı soluğu bahçemde aldım. Ham petek takılmış çıtaları dik konumda bekletmek gerekiyor. Aksi halde mumlar sarkabiliyor. Gördüğünüz şekilde çıtaları bağlamak kaymaları ve birbirlerine zarar vermelerini önlemek açısından etkili.
Bahçemdeki erikler çiçeklenmiş. Ağaçlardaki arı sesi artık hasretin bittiğini anlatıyordu..
Hava 15-16 derecelerdeydi. Bu nedenle kazak ve pantolonlu olarak ilk kontrollerimizi yaptık:/) Kışın yatmakdan balkonu tehlikeli noktalara çıkarmışız. İnsan bunu filmde fark ediyor.
Kolonilerin tek tek ana arı varlığı, günlük yumurta ve bal durumları kontrol edildi.
Kolonilerimde yavru alanları genişlemiş. Bal durumları iyi ancak açan meyvelerden nektar ve polen gelişi güzeldi.
Sepet kovanım sönmüş:/( aslında beklediğim bir sonuçtu. Çünkü bu sene uzun kış şartları ve iç işleri bakanının sağlık problemleri nedeniyle ilgilenemediğim bu tür zayıf kolonilerim bu seneki zorlu kış şartlarına dayanamadılar.
Bazı bilgiler yaşanarak öğrenilebiliyor demekki dedirten bir olayda "FARE ZARARI" idi. Musluk yükseklikleri 2 cm olan kovanlarımın ağızlarını 8 mm elek teli ile kapatmıştım. Fakat yaklaşık 1 cm olanlar vardıki buradan fare giremez demiş ve telli önlem almamıştım. Farede nasıl giremem deyip girmiş:/(
Kovan dip tahtalarının fotolarını almamışım aslında en önemli ayrıntı oradaydı ki ölü arı ve mum kırıntıları tel olan altlığı tamamen kaplamıştı. Sonbaharda 10-15 çıta ile bıraktığım bir adet iki katlı kolonim ve iki adet de baharda oğul önleme amaçlı yaptığım 7-8 çıta arılı olarak kışa soktuğum bölmelerim mahvolmuşlar. Şu anda 2-3 çıtaya kadar düşmüş durumdalar. Hep konuşurduk kitaplarda okurduk fare salkımdaki arının tabana düşmesine neden olur ve düşen arıda salkıma tırmanamaz ve ölür. Bunu işte uygulamalı olarak yaşadım. O nedenle diyorum bazı bilgiler yaşanarak öğrenilir. Aslında bunları burada yazmam da gereksiz, zira çoğu arkadaşımız bu olayı bir defa yaşayacak:/) Ben bilgi saklanması konusunda en fazla şikayetci olanlardan biri olarak; bu sene sonbaharda 19 koloni ile kışa girdim. 24 mart 2012 itibarıylada 8 kolonim söndü. Bunların ikisi karakovan diğerleri ise tek katlı bölmelerimdi. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış derler ya her defasında bu sefer yenerim deyip habire güreşirmiş:/) aslında bu hayatın özeti olan bir durum. aksi durum hayatın anlamını yitirmesidir. İşte bu nedenle bende diyorumki iç işlerindeki sağlık sorunları bu sene besleme ve varroa mücadelesini yapmamı aksattı. Fare ineğide durumu değerlendirdi bu sene böyle oldu. Seneye gene hiç kayıp yaşamadım diye hava atarız inşallah:/) hatırlayın canım evveli seneler öyle değilmiydik:/( genede buna şükür mart başı arısız kalıp bide bu durumu haber yapmayıp arı satın almak için sağda solda dolanmıyoruz:/)
Bu cumartesi tavuklarımıda yazlık konuma geçirdim. Isıcamlı olan kapılarının camını söküp yerine demir doğramadan bir tel aparat taktım. Artık bende onlarda rahat edeceğim. Zira kışa girerken bu tel parça sökülüp cam takılacak işlem tamam.
Havalar ısınınca içerisi acayip bunaltıcı olmuşdu. Şimdi rahatlarlar.