Bu hafta hava güzel, arılarımın kanola tarlalarına uçuşu da görülmeye değerdi..
Yapılacak işlerimin en başında geçen hafta yapmış olduğum bölmelerde memelerin düzenlenmesi vardı.
Her koloni için en irilerinden bir açık ve bir kapalı meme bırakıldı.
Bunlarda tarlacı arı sıkıntısı olması dolayısıyla beslenmelerine devam edildi.
Bizim ustanın geçen sene arı getirdiği Sultanköy muhtarı geçenlerde kendisini aramış ve gelecekmişin demiş. Bizimkide bu sene gelemeyeceğim işlerim çok yoğun demiş:/) Şansa bakınki benim ağaçlar sanki bu durumu duydular. Meyveden yıkılıyor mübarekler..
Sadece eriklermi kayısılarda öyle)
Bizim tavuklar bu sene oğula yattı:/( yumurtaya hasret kaldık....
Görünen oki piliç etine doyacağız.:/)
Ereğlili arıcılardan Terzi Ahmet abimiz. Kışdan bana nikot takım ısmarlamışdı. Bu sene beğendiği kolonilerinden ana üretecekdi. Hafta içi telefonlaştık. Bu hafta sonu larva transferi yapacağız. Kendisine bir koloninin anasını al başka bir yere götür. Kovanda sadece kapalı gözlü larvalı bir çıta iki polenli çıta ikide ballı çıta kalsın dedim. Tamam dedi:/)
Cumartesi öğlen koşarak gittim. Arabanın içinde kan ter içinde kaldım ve 50 tane transfer yaptım. Hiç çıtalarına bakmadan verdim koloniye. Yılların arıcısı güvenim tam:/)
Pazar öğlen kasıla kasıla gittim:/) dedim Ahmet abi açalım bakalım ne kadar tutmuş. Açtık veee.....:/( sayı sıfır. Yaw ayıptır günahdır felan dinleyen yok hakkat sıfır tutmuş:/) olamaz benim adım Ali değil felan desemde nafile:/)
Sonra durumun sebebini anlayalım derken yapılan kontrolde arıda yumurta ve irili ufaklı larvalar var:/( abi dedim ana burada...Olmaması lazım dedi ama olmuştu işte:/) Ananın olması gereken kolonide ise memeler vardı:/( sonuç anlayacağınız hüsran..:/) Dedim demekki ustalık böyle bir şey..İyiki kalfalıkda kaldım:/) Haftaya işi sıkı tutup tüm aşamalarıyla ben yapacağım bu usta milletine güven olmuyor:/)