29 Ağustos 2008 Cuma

YÜZ MASKESİ......

Dün gittim Otogarda Ana Petek firmasından yüz maskesi aldım. Ali Türk de görmüştüm bunu acayip kullanışlı bir maske. Benim arılık rüzgarlı bir yer diğer klasik maske kafamdan uçar yana düşer hele iki elimde doluysa hadi buyur burdan yak hesabı durumlar. Bu maskeyi tasarlayan çok duamı alacak herkese tavsiye ederim. Bu sefer manken değiştirmek zorunda kaldım. Çünkü Dr. Aytaç Alptüzün kabul etmedi. Sil resmimi arkadaş dedi arama motoruna adımı yazıyorum elimde kavanozla resmim çıkıyo dedi. Yeni manken olarak Dr. Cüneyt ERİŞEN i kandırdım bende. Önce maskeyi takmakta nazlandı ama eyvaaah arılar geliyo deyince kırk yıllık arıcılara taş çıkartırcasına taktı valla yüzündeki panik ifadesine bakın.


25 Ağustos 2008 Pazartesi

37 NUMARA ARSLANLAR GİBİ



Bu hafta sonu ilk iş olarak terasta bulunan 37 nolu frolayn ziyaret edildi. Alımlı çalımlı bir halde çerçevelerde turuna devam ediyordu.Bu kovan malum sıfırın altına inmiş bir halde (yumurtaları iç edilmiş olarak) gelmişti bana o nedenle bir taraftan kek diğer taraftan şerbet beslemesine tabi tutuluyordu. Şu anda 6 çerçevede kekin dibini bulmuşlar hemen yeni yoğurduğumuz dumanı tüten taze kekten verildi çıta tipi şerbetlikte. Geçenlerde hatırlarsınız bir meme bulmuştum çıtalardan birinde bunun sebebi muhakkak takviye olsun diye verdiğim yavrulu çerçevelerdi. Zira buradan çıkan farklı ırk arılar 37 nin fremonunu beğenmeyip illede bizden olsun diyerek bu memeyi yapmışlardı. Şimdi şunu da öğrendikki bu türden takviyeler böyle tehlikelere yol açabiliyor.
Geçen sene kek verme süresi 15 sn felan diye film çekip hava atanlar vardı. Bu sene kovana kek verme işlemi 5 sn ye indi. Tüm kovanlara yarım ile bir kilo arası kek takviyesi yapıldı. Varroa için ilaçlama yapıldı. Keki çıta tipi şerbetlikte verdim. Burada önceden elinizdeki boş şerbetliklere keki doldurup hazırlıyorsunuz. Daha sonra kovandaki boş şerbetliği alıp dolusunu veriyorsunuz.

En son üretilen ve ana kutularında bulunan frolaynın kızları da yaptığım hesaplamalara göre haftada bir plastik bardak kek tüketiyorlar. Onlarada iki bardaktan fazla miktarda olacak şekilde kutunun arka kısmında bulunan kek bölümü dolduruldu.

20 Ağustos 2008 Çarşamba

Ustamızdan öğrendiklerimizi uygulamaya başladık...

Bu sene bence öğrendiklerimizin en önemlisi "bu günün işini yarına bırakma" atasözüydü. Zira geçen sene bizim usta bütün bir kış gezdi tozdu sonunda bahara doğru sıkıştı ve başladı tırmalamaya hatırlarsınız. O nedenle ben dün kardırdığım kekleri daha soğuyup sertleşmeden 750 gram 1 kg civarı parçalara ayırıp poşetledim bunun için 3 kg.luk toz şeker poşetleri kullandım sonrada yaklaşık 1 cm kalınlıkta ezip ( 20 kg luk preste) hazır hale getirdim. İlk akşam 28 tane hazırladım. Bu olayda presin uyguladığı basınç miktarı 20 kg civarı olursa iyi sonuç veriyor. Birde benim pres iş bitince ingilizce okey diye haber veriyor:)

Dün Akşam Kek Kardık

Dün akşam önce Gebzeye gittim. Yolda kaza vardı 20 dakikalık yolu 1,5 saatte gidebildim. İlk iş Ali Türk e telefon ettim
-abi nerdesin
-gel bal dolduruyoruz

bir teneke balı doldurduk kavanozlara nereye verecekse artık bilmiyom. O arkasını döndükçe bol bol yaladım:)) resimdeki ablamız sonradan anladı bu herifin adamı çalıştırıp bi gıdım bile bal vemediğini ve benimde bu nedenle çaktırmadan tenekenin ağzından akanları yaladığımı.

Sonra Sultanbeyliye geçtik. Mustafa abi biz gelmeden şekeri öğüttürmüş. Zengin adam Çelsiden futbolcu transfer etmiş şeker öğütme işinde çalıştırıyor helal olsun:))


Biz geldiğimizdw balları ısıtıp 1 kg pudra şekerine 250 gr bal gelecek şekilde yoğurma makinasına malzemeleri koydu ve çalıştırdı. 80 kg kadar kek hazırlattım. Benim kek torbalarıyla Alininkiler karışmasın diye ağızlarına mavi ip bağladı Mustafa abi tabi adam tanıyor bizimkini nolur nolmaz (benimki 10 kg fazlaydı)
Bu arada yağmalamayı en iyi soğan kokusu durduryormuş. Elinde ufalayıp yağmalanan kovana at, kapağını kapat diyor. Yağmalama anında biter diyor. Ali Türk filme aldı yayınlamış.

19 Ağustos 2008 Salı

Bu akşam kek karmaya gidiyoruz......

Bu gün Sultanbeylideki kek karan arkadaşı aradım akşama gel dedi. 10 dakika sonra belaya kaldık bakanlıktan aradılar gel benide al adam yarın çankırıya gidiyo ortada kalacam diye. Dedim ana arı tanesi 500 kaat olsun genede gel dedi:))))) ayrıntılı haberler yarın.

18 Ağustos 2008 Pazartesi

İzinden ilginç haberler -1

Benim arıların bulunduğu Marmara Ereğlisine bağlı Yakuplu köyünde Murat Çakır ve Mustafa Kabaoğlunun arılığına ziyarete gittim. Sağımın son günündeler, piller bitmiş ellerindeki kovan dolu sanmayın boş; köylülerden biri getirmiş yanlış anlamadıysam içinde yumurtalı çerçeve bırakmış:( efendim onlar gidince gelip oğul girecekmiş:)

Ohh be izin bitti döndüm....

Bu sene yaklaşık beş hafta kadar bilgisayardan uzak kafa dinledim. Arılarla bahçeyle uğraştım. Bir yılın stresi yorgunluğu gitti üzerimden. İzne başladığımda 94 kg idim 87 kg olarak döndüm. Arılar, bahçede amelelik çoğu zaman öğlen yemeğini bile unutturdu. Efor kapasitemin bayağı arttığını gözlemliyorum.
Arılar bakımından da oldukça verimli geçti. Bahara 8 adet koloniyle çıkmıştım Larva transferi, jenter aleti kullanarak ana arı üretip koloni sayımı 20 ye çıkardım elimde 3 adet yedek ana arım var kutularda. Bunlara ilaveten 80 kg ya yakın bal sağdım. Ana arı üretimini nasıl yaptığımı baştan sona filme aldım yakında yayınlayacağım, benim bu sene yaşadıklarımı seneye başkaları yaşamasın diye.

11 Ağustos 2008 Pazartesi

ANA ARI IRKLARI VE FREMONLAR.

İki gün önce Aliden kabul ettirilmiş olarak ve kovanıyla beraber kaptığımız (ben safım ya:) 37 nolu karniolu bir kontrol edelim dedim. Zaten şu an dört beş çıtada inek tek tek çıtaları çektim bakıyorum bizimki geziyor. Ama birden şok oldum çıtanın birinde kenarda gizlenmiş bir meme görmezmiyim. Hemde larvalı ve sütlü anında kestim sinirden sütü yemeyi akıl edemedik. Ali abiyle sohbette fremonların bu sonucu doğurabileceğini söyledi. Zira ben bu kovana diğerlerinden kapalı yavrulu takviyede bulunuyorum kışa güçlü girsin diye ya bundan olabilir. Birde bu ana arı biraz nazlı yumurtluyor zamanında biraz hırpalanmış bundanda olabilir. Genede yüreğimiz hop etti. En kötüsü bunuda kestirirsek işin yoksa aliyi dinle başımıza gelmeyen kalmaz. Şimdilik kurtardık bakalım kontrollere devam.
Bu arada bayağı resim film çektim. Dönüşüm Selahattin abinin dedği gibi muhteşem olacak. İnternet kafede olmuyor bir sürü velet bakıp bakıp bu morukta napıyo diye fısıldaşıyorlar:)) haftaya kendi bilgisayarımdan yeni haberlerde buluşuruz.

TEŞEKKÜRLER SELAHATTİN ABİ....

Bilgisayara internet kafelerden ulaşabilince haberler geriden geliyor. Geçtiğimiz perşembe Selehattin abinin misafiriydik. Çok iyi ağırladı hatta ezildik misafirperverliği karşısında sağolsun. Ereğli benim babaannemin memleketi ama babam çok küçük yaştayken rahmetli olmuş bu yüzden bağlar kopmuş heralde o taraftan kimseyi tanımam ama genede bir burukluk hissettik oraya gidince. Öğlen yemeğinde pide yedik aşağıdaki resimde kim ne yemiş belli oluyor. adama kolesterolun çıkar dedik yumurtalı pide yedi:)


Ereğli gerçekten güzel bir yer görülmeye değer. Ben 30 sene önce felan bir görmüştüm şimdi 300 000 kusur nufuslu çok güzel bir yer. Adam göbeğime hasta arkadaş ikide bir tutuyor neymiş düşermiş. Çattık ya:)

4 Ağustos 2008 Pazartesi

Ana Arı Canavarıymışız:))))

18 ağustosa kadar ereğlide arılarımın yanındayım. 37 numaradan ana arı üretmeye uğraşıyorum. Tabi larva bulabilirsem Ali yumurtalı larvalı çerçeve bırakmışta sanki. Bide ana arının yumurtalıklarınıda alsaydın bari be adam bide hava atıyo kabul edilmiş ana arılı kovan verdim diye. Ana arı canavarıymışız şenolla ben ya sen nesin es es ten geleni ben hallettim sanki:)))) ama bak sen gör sana inat oradanda kabul ettirilmiş ana gelecek görecen işte:))) Bu ara Selahattin Abinin proğramında 7 ağustosta görüşmek dileğiyle. Zaten izin dönüşüm onun deyimiyle muhteşemmm olacak....